Bozdağ: Lada gibi kullandığımız Volvo

Diyelim ki İzmir’e yatırım yapıp yüzlerce kişiye istihdam yaratmak isteyen bir firma tanıyorum. İzmir’e katkısı yan sektörlerle beraber yılda 20 milyon TL’yi geçecek. 15-20 yıl içerisinde İzmir’e 1 milyar TL’den fazla gelir getireceğinin garantisini veriyor. Daha da önemlisi firma ömrü boyunca İzmir’den ayrılmayacağını ve kazancını İzmir’de tutacağını söylüyor. Sizce şehrimizi yönetenler böyle bir firmayı İzmir’e kazandırmak istemez mi? Aslında bu firma halihazırda İzmir’de ama ne yazık ki kimse yüzüne bile bakmıyor. Bu ay konumuz Bozdağ Kayak Merkezi (BKM).

İnanması zor ama burası İzmir Bozdağ.

Son 10 yıl içinde Bozdağ hakkında çok şey yazıldı. Hatta BKM’ye milyonlarca lira yatırım yapıldı. Ancak arpa kadar yol alınamadı çünkü başlanan iş bitirilmedi. BKM’nin mevcut durumu şöyle: İzmir Volvo marka bir araba yarattı ama içine bozuk Lada motor yerleştirdi ve çalışmayan arabayı çürümeye bıraktı. Bence BKM’nin kurtuluşu bir marka olarak ele alınmasından geçiyor. Peki nerden başlamalı?

İlk olarak İzmir halkı olarak Bozdağ’a karşı bir algı sorunumuz olduğunu kabul ederek başlayalım. Akdenizliyiz; denize yakın, kış sporlarına mesafeliyiz. İzmirli rahatını sever. Deniz bizim için sefa, huzur demek. Kış sporları ise mücadele, kendini zorlamak, düşüp ayağa kalkmak ve kendini geliştirmek demek. Sırf mücadeleci nesiller yetiştirmek için bile İzmir BKM’yi ayağa kaldırmalı.

Aslında İzmir’de BKM’yi besleyecek binlerce kayakçı mevcut. Ancak bu kitle arasında BKM “çakma kayak merkezi” olarak algılanıyor. Volvo’ya Lada motor takılırsa bu tarz önyargıların oluşması normal. Hurafeleri rakamlarla çürütelim:

  1. BKM’nin zirvesi ve pistlerin başlangıç noktası arası kot farkı Uludağ, Kartalkaya ve Sarıkamış’ın 1.5 katı!
  2. BKM’de planlanan en uzun pist neredeyse Uludağ ve Kartalkaya’nın en uzun pistlerinin toplamı kadar. Ve bunlardan üç tane yapılmış ama hiçbiri açılmamış!
  3. Bozdağ kış sezonunun uzunluğu Uludağ ve Kartalkaya ile aynı. Yani Çeşme sezonundan tam bir ay daha uzun.
  4. Şubat ayında Uludağ’da ve Kartalkaya’da 3er metre kar var. Bozdağ’ın eteğinde 2.5 tepesinde 4 metre kar var. Yani düşünülenin aksine dağ mikro kliması sayesinde her sene bolca kar alıyor. Kar almayan yerleri için ise yapay kar desteği yapılmış ama aletler kullanılmadan depoda çürüyor.
  5. İstanbul’dan Kartalkaya’ya 3.5 saatte, Uludağ’a 4 saatte gidiliyor. İzmir’den Bozdağ’a 1 saat 15 dakikada ulaşabilirsiniz.

Peki böylesine rakipsiz bir dağ nasıl oluyor da sadece günübirlikçilerin kartopu oynadığı, zirvesinden kayılamayan, karı yetersiz, üçüncü sınıf bir kayak merkezi olarak algılanıyor? Bunun dört cevabı var.

İğneyi kendimize batırarak başlayalım. İzmirli kayakçılar BKM’yi sahiplenmiyorlar. Belki BKM’nin gerçek potansiyelinin farkında değiller, belki de ne yapacaklarını, nereden başlayacaklarını bilmiyorlar. Gerçek şu: İzmirli toplu ve ısrarlı şekilde sesini çıkarırsa BKM’nin önünde hiçbir bürokrat veya lobi duramaz.

İkinci iğne İzmirli iş adamlarına batmalı. Ya BKM’nin turizm potansiyelinin farkında değiller, ya da oraya yatırım yapıp ağzı yanan meslektaşlarının başına gelenlerden çekiniyorlar. Ancak BKM’ye yapılacak iki üç butik otel, oranın kışlık Alaçatı olmasının yolunu açacak.

Şimdi sıra çuvaldızda… BKM devletin elinde. Devlet için burayı yönetmek bir baş ağrısı. Ne yatırım yapmak, ne de BKM’yi kar eden bir markaya dönüştürmek için bir teşvikleri var. Bu yüzden de BKM devletin elinde olduğu sürece hiçbir zaman adam olamayacak. Havaalanlarının özelleştirilmeden önceki ve şimdiki halini düşünün. Keza marinalar… Peki BKM neden özelleştirilmiyor ve İzmir her yıl milyonlarca lira gelirden ediliyor?

Son çuvaldız da Uludağ lobisine. Uludağ’ın müşterisinin yaklaşık %25’inin İzmirli olduğu biliniyor. BKM Lada olarak kaldığı sürece İzmir’in parası Bursa’ya akacak. Devlet için çalışan ve BKM’nin geleceğini tayin eden kilit bürokratların Bursa kökenli olduğunu da buradan bir not olarak geçelim.

Yapmamız gereken ilk olarak İzmirli kayak severleri BKM’nin gerçek potansiyeli konusunda bilgilendirmek ve devletten haklarını istemeleri konusunda organize etmek. İkinci olarak iş dünyasına Bozdağ’ın kışlık Alaçatı olduğunu ve oraya yatırımlarını misli ile geri alacaklarını anlatmak. İki koldan yüklenilirse ve İzmirli bu konuyu gündemde tutarsa zaten devlet de Bursa lobisini dinlemekten ve Bozdağ’ın önünü tıkamaktan vazgeçecektir. İzmir’in zenginleşmesini istiyorsanız bu yazıyı tanıdıklarınız ile paylaşın ki Bozdağ’ın kurtuluş savaşı başlasın! Tek yapmanız gereken aşağıdaki Facebook, Twitter veya e-mail kutucuklarından birine basmak!

Bozdağ’ın kurtuluş reçetesini okumak için buraya tıklayın.

Dufferin Grove, Toronto, ON, Canada

5 Replies to “Bozdağ: Lada gibi kullandığımız Volvo”


  1. Sevgili arkadaşım, sen bu yazıyı yazarken sadece dergi, kitap ya da belki çeşitli Bozdağ hakkında hazırlanlanmış tanıtım broşürlerinden faydalanmışsın.Gidip yerinde hiç inceleme yapmamışsın.Geçen kış değişik tarihlerde kızıma kar gösterebilmek adına Bozdağ’a beş kere gittim.Maalesef hiç birinde de karla karşılaşamadık.Kar olmadığı içinde tesis her gittiğimde kapalıydı.Bence bir hareket başlatacaksan, uzaktan ahkâm keserek değil, bizzat yaşayarak başlatmanı tavsiye ederim.


  2. Bir Bursalı kayaksever olarak,Bozdağ kayak merkezinin çalışmasını canı gönülden ister,kış kaçamakları için gittiğim fethiye seyahetlerimde,rotama eklerim.
    sevgili kardeşim,sanırım senin ne Uludağla,nede kayak tesisleriyle ilgili herhangi bir bilgin,görmüşlüğün,yemişliğin,içmişliğin yok.Olsa,uludağla Bozdağı karşılaştırmanın abesle iştigal olduğunu,sıkışıklık ve kalabalıklığın uludağın en büyük sıkıntısı olduğunu,bu yüzden kayakseverlerin yeni yerlere aç olduğunu bilirsin. Uludağın lobisi olsa,önce kendi sorunlarını çözer.
    Çevresinde iki adet kayak merkezi(kartepe-kartalkaya)mevcut ve bu lobi bunların gelişimine ne gibi bir engel oluşturmuşki,bozdağı dikkate alsın.Bozdağ keşke dediğin gibi özelleşip,kar kalitesi ve pist uzunluğu yönünden uygun olsa,ilk yatırımı Bursalı firmalar yapsa,yılların tecrübesi ile Avrupa çapında bir merkez ortaya çıksa.

Leave a Reply

Discover more from Soydanbay Consulting

Subscribe now to keep reading and get access to the full archive.

Continue reading